Ufuklar Arasındaki Diyalog: Strateji ve Uygulama Arasındaki Uçurumu Nasıl Kapatabiliriz

12 Haziran 2025 tarihinde, Planingo ve Anaplan tarafından düzenlenen yıllık yuvarlak masa toplantısı, “Ufuklar Arasındaki Diyalog: Strateji ve Uygulama Arasındaki Uçurumu Nasıl Kapatabiliriz?” başlığıyla Ritz Carlton Almaty otelde gerçekleştirildi.

Orta Asya’nın önde gelen şirketlerinin strateji ve iş planlama yöneticileriyle birlikte şu konuları tartıştık:

• Günümüz dünyasında stratejiler daha dinamik hale geldi mi?
• Stratejiler hızla değişen iş ortamına ne kadar etkili bir şekilde uyum sağlıyor?
• Yapay zeka ve matematiksel optimizasyon gibi teknolojiler stratejik planlamayı ne ölçüde iyileştirebilir?

Tartışma sırasında, şirketlerin stratejiyi operasyonel planlamaya entegre etme görevini nasıl yerine getirdiğini öğrenmek için katılımcılarımıza kısa bir anket yaptık.

Stratejik planlama ufku:

Ankete katılanların çoğu (%76) 3-5 yıl ileriye bakarken, sadece %24’ü 5 yıldan uzun bir süre için planlama yapıyor. Stratejik planlama ufku, büyük ölçüde kullanılan iş modeli ve yatırım döngüsünün uzunluğu tarafından belirlenir ve her ikisi de sektörden sektöre önemli ölçüde farklılık gösterir. Ayrıca, uzun vadeli planlama, hedef pazarlarda uzun vadeli istikrar gerektirir.

Strateji ve operasyonel plan arasındaki bağlantı:

• Ankete katılanların yalnızca %13’ü stratejilerini operasyonel planlarıyla tam olarak uyumlu hale getiriyor.
• %40’ı strateji ve operasyonlar arasında kısmi bir uyum sağlıyor.
• Geri kalan %47’si ise stratejiyi operasyonel planlamaya doğrudan entegre etmiyor veya genel bir kılavuz olarak kullanıyor.

Bu nedenle, ankete katılan şirketlerin neredeyse yarısında strateji, bir “belge” veya bir dizi KPI olarak var olmakta, ancak günlük kararların gerçek itici gücü olarak görülmemektedir.

Değişime uyum sağlama:

• Ankete katılanların %31’i stratejilerini dinamik olarak değerlendiriyor ve itici güçleri gerçek zamanlı olarak güncelliyor.
• %15’i genel eğilimleri dikkate alarak stratejilerini düzenli olarak gözden geçiriyor.
• %54’ü ise yalnızca önemli değişiklikler olduğunda stratejilerini ayarlıyor.

Teknolojinin rolü:

Ankete katılanların %82’si, makine öğrenimi (ML) ve matematiksel modeller dahil olmak üzere yapay zeka araçlarının stratejik planlamaya yardımcı olabileceğine inanmaktadır. Ancak, şu ana kadar sadece %18’i bunları pratikte kullanmaktadır.

Bu tür tartışmalar, stratejinin sadece uzun vadeli hedeflerle ilgili değil, aynı zamanda insanlar ve teknolojinin birlikte çalıştığı uygulamaya adım adım bir köprü kurmakla da ilgili olduğunu bize hatırlatmaktadır. Anaplan bu alanda yardımcı olabilir.